Amatör Heyecanımın İlk Adımları

Amatör Heyecanımın İlk Adımları

Ben Zeynep, 23 yaşında, üniversiteyi yeni bitirmiş, hayatı henüz tam anlamıyla çözememiş biriyim. Her zaman kontrollü biriyimdir, ama o gece amatörce attığım bir adım, içimdeki tüm sınırları yıktı ve beni bambaşka bir dünyaya taşıdı.

Her şey arkadaşım Ceren’in doğum günü partisinde başladı. Küçük bir ev partisiydi, birkaç tanıdık yüz ve bolca müzik. İçki masasında duran votka şişesine uzandım, ama daha önce pek içki içmediğim için nasıl davranacağımı bilemedim. Birkaç yudumdan sonra başım dönmeye başladı, kendimi koltuğa attım. Yanımda bir adam oturuyordu, adı Can’dı. 25 yaşında, Ceren’in kuzeniymiş. Esmer, hafif kirli sakallı, sakin bir tipi vardı. “İyi misin?” diye sordu, gülümseyerek. “Sanırım amatörüm bu işte,” dedim, elimdeki bardağı göstererek. O da güldü, “Sorun değil, hepimiz bir yerden başlıyoruz,” dedi.

Sohbet etmeye başladık. Can, sakin ama kendinden emin biriydi. Müzikten, hayattan, küçük aptallıklardan konuştuk. Gece ilerledikçe parti kalabalıklaştı, ama biz kendi dünyamıza çekilmiştik. “Hadi biraz hava alalım,” dedi, elimi tuttu. Kalbim hızlandı, ama itiraz etmedim. Evin balkonuna çıktık, serin hava yüzüme çarptı. Müziğin sesi içeriden hafifçe geliyordu, ama dışarısı sakin ve huzurluydu. Can bana yaklaştı, “Seni böyle bir partide bu kadar sakin göreceğimi düşünmezdim,” dedi. “Ben de kendimi burada böyle hayal etmezdim,” diye cevap verdim, gülerek.

Sonra bir an göz göze geldik. Ne yaptığımı bilmiyordum, ama içimden bir cesaret geldi, ona doğru eğildim. İlk öpücüğümüz tam bir felaketti; dudaklarımız birbirine tam oturmadı, biraz beceriksizceydi. İkimiz de güldük, ama bu amatörlük beni rahatlattı. “Sanırım bunda da kötüyüm,” dedim. “Bence gayet iyiydin,” dedi, bu kez o bana yaklaştı. İkinci öpücük daha kararlıydı, elleri belime kaydı, ben de ona sarıldım. Balkonun soğuk demirine yaslandım, onun sıcaklığı içimi ısıttı.

Parti devam ederken biz balkonda kendi anımızı yaşıyorduk. Ellerim titreyerek gömleğinin düğmelerine gitti, o da beni kendine daha çok çekti. “Ne yapıyoruz biz?” diye sordum, ama sesimde durmak istediğime dair bir iz yoktu. “Bilmiyorum, ama güzel değil mi?” dedi. Haklıydı, her şey amatörce ama bir o kadar gerçekti. Bir süre sonra içeriye döndük, ama gözlerimiz birbirinden ayrılmıyordu. Parti bittiğinde Can, “Seni eve bırakayım,” dedi. Arabasına bindik, ama eve gitmek yerine tenha bir sokağa park ettik.

Arabada her şey daha da ateşlendi. Koltuklar dar geliyordu, ama bu bizi durdurmadı. Ellerim onun boynunda, onun elleri bacaklarımda dolaşıyordu. Ne yaptığımızı tam bilmiyorduk, ama bu bilinmezlik her şeyi daha heyecanlı kılıyordu. O gece, amatörce attığım adımlarla kendimi yeniden keşfettim. Sabah olduğunda eve döndüm, aynaya baktığımda gülümsüyordum. Can’la geçirdiğim o anlar, hayatımın en doğal, en unutulmaz deneyimiydi.


8 Mart 2025 tarihinde yayınlandı, 18 kez okundu

En Çok Okunan Yazılar

Tüm Yazılar »